Annecim & Babacım,
Gittiğim her yere farkında olmasanızda siz de geliyorsunuz benimle. New York`ta ödev yazarken, proje tasarlarken; öğrencilerime kültürler arası iletişimi anlatırken; Dünya`nın en karlı, buzlu bölgeleri üzerinden uçakla geçerken gök yüzünün rengine, yaşamın çeşitliliğine şaşakaldığımda; Xian`da, MÖ 210 yılında Çin imparatoru Qin Shi Huang tarafından yaptırılmış, her an canlanacakmış gibi duran Toprak Askerler Ordusu`na bakıp `keşke tarihi bir film gibi izleyebilseydik` diye düşündüğümde hep yanı başımdasınız. En çok da hayal kurarken benimlesiniz. Benim hayallerimi en az benim kadar sahiplenmiş olmanız bana en çok güç veren şeylerden biri.
Son yıllarda daha çok çalışmaya ve üretmeye başladım. Tabii yolum daha uzun, ama zaman çok hızlı geçiyor. Ortaya çıkarmaya çalıştığım işler, düşüncelerim, geçen zamanla, deneyimlerimle, öğrendiklerimle birlikte değişiyor, şekilleniyor. Bu, oldukça yoğun bir süreç. Ve ben sizin de bu sürece mümkün olduğunca yakından tanıklık etmenizi istiyorum. Yaptığım ve yapmaya çalıştığım her şeyin aslında ne kadar da sizle, benle, ve herkesle ilgili olduğunu görmenizi sağlamak, fikirlerinizi duymak, sizle daha da çok paylaşım içinde olmak istiyorum.
Işte bu nedenlerle size mektuplar yazmaya karar verdim. Mektuplar ne hakkında mı olacak? Her şey hakkında… Bazen okul, bazen dinlediğim bir konuşmacı, bazen sokakta tanık olduğum ve duymak isteyeceğinizi düşündüğüm bir olay… Sizden gelecek tekliflere ve önerilere de açığım tabii ki. Ilk mektubumun konusu sürpriz : )
Ikinizi de çok seviyorum. Görüşmek üzere...
Kızınız
(Fotograf: Stephen Hirshon, Websters Kitap-Kafe, Ocak 2018)
Comments